O yalnız yürümekten hoşlanır. - He likes to take a solitary walk.
O yalnız yürümekten hoşlanır.
He likes to take a solitary walk.
O yalnız bir hayat sürdü. - She led a solitary life.
O yalnız bir hayat sürdü.
She led a solitary life.
Yerdomuzları yalnız yaşayan hayvanlardır. - Aardvarks are solitary animals.
Yerdomuzları yalnız yaşayan hayvanlardır.
Aardvarks are solitary animals.