not fitting closely

listen to the pronunciation of not fitting closely
English - Turkish

Definition of not fitting closely in English Turkish dictionary

loose
{s} oynak

Aslında o oynak bir kadın. - Actually she is a loose woman.

loose
{s} gevşek

Sözleşme oldukça gevşek. - The contract was rather loose.

Bu ayakkabılar biraz gevşek. - These shoes are a little loose.

loose
{s} bol

Bu ceket üzerimde bol görünüyor. - This coat looks loose on me.

Pantolonum çok bol, çünkü çok kilo verdim. - My pants are very loose because I've lost much weight.

loose
{s} serbest

O, köpeği bahçede serbest bıraktı. - He let the dog loose in the yard.

O, serbest bir hayat yaşadı. - He has led a loose life.

loose
salmak
loose
malın gözü
loose
kararsızlık
loose
serbestlik
loose
bağsız
loose
hoppa
loose
çözülmüş
loose
(sıfat) gevşek, oynak, bol, gevşemiş, serbest, açık, bağlanmamış (saç), yarım yamalak, ahlaksız, hafif
loose
{s} bol, dökümlü (giysi)
loose
kabaca
loose
sıkı ve bağlı olmayan
loose
yumuşak ishal olmuş
loose
{f} ateşlemek
loose
{s} yarım yamalak
loose
{f} atmak
loose
{f} serbest bırakmak
English - English
loose
not fitting closely

    Hyphenation

    not fit·ting close·ly

    Turkish pronunciation

    nät fîtîng klōsli

    Pronunciation

    /ˈnät ˈfətəɴɢ ˈklōslē/ /ˈnɑːt ˈfɪtɪŋ ˈkloʊsliː/
Favorites