not enough, not sufficient

listen to the pronunciation of not enough, not sufficient
English - Turkish

Definition of not enough, not sufficient in English Turkish dictionary

shortage
{i} eksiklik
shortage
{i} yokluk
shortage
{i} kıtlık
shortage
(Ticaret) darlık
shortage
açık
shortage
sıkıntı

Sıkıntılar hakkında şu an endişelenmenize gerek yoktur. - There is no need to worry about shortages for the moment.

Bu şehir, yağmur yağmazsa yakında şiddetli bir su sıkıntısı yaşayacaktır. - This city will suffer from an acute water shortage unless it rains soon.

shortage
eksik
English - English
shortage
not enough, not sufficient
Favorites