not direct in descent; not following the line of father and son; collateral

English - Turkish

Definition of not direct in descent; not following the line of father and son; collateral in English Turkish dictionary
oblique: {s} eğik
oblique: eğimli
oblique: imalı
oblique: şevli
oblique: {s} dolaylı
O bir Çinli gibi çok dolaylı konuşur. - He talks too obliquely like a Chinese.
oblique: yatık
oblique: {s} eğri
oblique: eğilmiş
oblique: sapmak
oblique: {s} meyilli
oblique: (Askeri) EĞİK HAVA FOTOĞRAFI: Bak. "oblique air photograph"
oblique: eğik bir yönde gitmek
oblique: {s} dolambaçlı
oblique: eğik meyletmek
oblique: {s} yoldan çıkmış
oblique: oblique angle dik olmayan açı
oblique: ima yollu
oblique: meyletmek

English - English

Definition of not direct in descent; not following the line of father and son; collateral in English English dictionary: oblique

not direct in descent; not following the line of father and son; collateral

Hyphenation

not di·rect in descent; not fol·low·ing the line of Fa·ther and son; col·lat·er·al

History

Favorites