not comfortable

listen to the pronunciation of not comfortable
English - Turkish

Definition of not comfortable in English Turkish dictionary

uncomfortable
{s} rahatsız

Tom rahatsız hissetti. - Tom felt uncomfortable.

Sonuçta, insanlar kendilerine bu şekilde ödeme yapılmasına öyle alışmışlar ki başka türlüsünden rahatsız oluyorlar. - As a result, people have got so used to being paid this way that they're uncomfortable with any other.

uncomfortable
konforsuz
uncomfortable
rahat olmayan
uncomfortable
{s} tatsız

Göğsümde tatsız bir daralma hissettim. - I felt an uncomfortable tightness in my chest.

uncomfortable
nahoş

Ölmeye hazırım. Çok nahoş değildir umarım. - I am ready to die. I hope it's not too uncomfortable.

uncomfortable
{s} rahatsız edici

Kanepe rahatsız edici. - The sofa is uncomfortable.

Ortam rahatsız ediciydi. - The atmosphere was uncomfortable.

English - English
uncomfortable
do not get too comfortable
don't get too cozy
not comfortable

    Hyphenation

    not com·fort·a·ble

    Turkish pronunciation

    nät kʌmfırtıbıl

    Pronunciation

    /ˈnät ˈkəmfərtəbəl/ /ˈnɑːt ˈkʌmfɜrtəbəl/
Favorites