Mary kendi güzelliğinden habersizdi.
- Mary was unaware of her own beauty.
Suçun iğrençliğinden habersizdi.
- He was unaware of the enormity of the offense.
Tom ne olduğunun farkında değil.
- Tom is unaware of what has happened.
Hatasının farkında değil gibi görünüyor.
- He seems to be unaware of his mistake.