Bir daha bunu yaparsan, seni eşek sudan gelinceye kadar döveceğim.
- Wenn du das noch einmal machst, werde ich dich windelweich prügeln.
Tom, beni sakın bir daha arama.
- Tom, ruf mich bloß nicht noch einmal an.
Yeni baştan yapman gerekse neyi farklı yapardın?
- If you had to do it all over again, what would you do differently?
Japoncam için faydalı olacak güzel bir yazı hazırlamaya çalıştım, ama öğretmenim yazıda epey yanlışlar olduğunu ve yeni baştan yazmam gerektiğini söyledi.
- I have attempted to create a good essay which utilizes my Japanese, but my professor said that much of it was incorrect and that I have to do it all over again.
Google Translate, Ubuntu Çevirileri için yeterince iyi değildir. Ayrıca bu, Ubuntu ilkesine de aykırıdır.
- Google Translate is not good enough for Ubuntu Translations. Furthermore, this is against Ubuntu policy.
Fiyat düşük ama ayrıca kalite çok iyi değil.
- The price is low, but then again, the quality isn't very good.
Bugün yine kalabalık.
- It's crowded again today.
Tom ve Mary, ertesi hafta yine orada buluşmak için karar verdi.
- Tom and Mary decided to meet there again the following week.
Onu asla tekrar yapmayacağım.
- I will never do it again.
Menüyü tekrar alabilir miyim lütfen?
- Can I have the menu again, please?
İki general ertesi gün tekrar buluştular.
- The two generals met again the next day.
Genellikle insanlar tüketim vergisine karşıdırlar.
- In general, people were against the consumption tax.
Yeniden ödeyerek saçmalık etti.
- It is foolish of him to pay for it again.
Tom'u yeniden incitmek istemiyorum.
- I don't want to hurt Tom again.
Bir daha asla âşık olmayacağım.
- I will never fall in love again.
Ondan sonra bir daha onunla karşılaşmadım.
- I didn't meet him again after that.
O tek kelime Fransızca söyleyemez ama üstelik bir yerli gibi İngilizce konuşur.
- He can't say one word of French, but then again he speaks English like a native.