Bu günlerden biri bu günlerden hiçbiri değil.
- One of these days is none of these days.
Onlardan hiçbirinin kaza geçirmediğini umuyorum.
- I hope that none of them got into an accident.
Bilgisayarların hiçbiri yanmış bir kartla çalışmaya devam edemez.
- None of the computers can continue to run with a burnt card.
Onlardan hiçbirinin kaza geçirmediğini umuyorum.
- I hope that none of them got into an accident.
Onun sizinle bir ilgisi yok.
- It's none of your business.
Yarım somun ekmek hiç yoktan iyidir.
- Half a loaf is better than none.
Hiç kimse onu Tom'un yapabildiği kadar iyi yapamaz.
- None can do it as good as Tom can.
Herkes için bir arkadaş hiç kimse için bir arkadaştır.
- A friend to all is a friend to none.
Onlar yolcu hanına girdi ve üçü masaya yerleşti fakat onlardan hiçbirinin iştahı yoktu.
- They entered the inn and the three settled down at the table, but none of them had an appetite.
Dün televizyonda aynı saatte üç iyi film vardı. Ve onlardan hiçbirini görmedim.
- Yesterday, there were three good films at the same time on the TV. And I saw none of them.
Hiç biriniz kovulmayacaksınız.
- None of you are going to be fired.
Herhangi biri mi yoksa hiç biri mi?
- Any of them or none of them?
... to it as a $5 trillion tax cut, but that's not my plan. ...
... not a secret what you're doing, so why do you need to keep it private?" But I can make ...