near; at hand; in state of preparation

listen to the pronunciation of near; at hand; in state of preparation
English - Turkish

Definition of near; at hand; in state of preparation in English Turkish dictionary

toward
{e} -e doğru, -in yanına doğru: toward the river nehre doğru
toward
-e doğru
towards
{e} e doğru
towards
{e} karşı

Ona karşı duygularımız karışık. - Our feelings towards him are mixed.

Onlar müslümanlara hiçbir müslümanın kâfire karşı davranmadığı şekilde davranıyorlar. - They behave towards Muslims in a way in which no Muslim would behave towards an unbeliever.

toward
{e} -e karşı
toward
{e} e karşı
toward
(Aİ) bkz.towards
toward
e doğru
toward
{e} e yakın
toward
{e} yönünde

İyileşme yönündeki ilk adım, bir sorunun olduğunu kabul etmektir. - The first step toward recovery is admitting that you have a problem.

toward
{e} -e doğru, -e yakın (bir zaman): toward noon öğleye doğru
toward
yakın

Samanyolu galaksimize en yakın sarmal gökada Andromeda'dır. Andromeda 2 milyondan fazla ışık yılı uzaklıktadır. Onun orta çıkıntısı ve spiral kolları 15 derecelik açıyla bize doğru eğiktir. - The spiral galaxy closest to our Milky Way galaxy is Andromeda. Andromeda is over 2 million light-years away. Its central bulge and spiral arms are tilted toward us at a 15 degree angle.

Tom bana karşı çok cana yakın. - Tom has been very friendly toward me.

toward
uysal
toward
doğru

Topu duvara doğru çekti. - He tossed the ball towards the wall.

O plaja gitti, ve denizin üzerinden ufka doğru baktı. - He went to the beach, and looked far across the sea toward the horizon.

toward
çok şey vaadeden
toward
yumuşak başlı
toward
aday olan
towards
akşam üzeri
towards
tarafına doğru

Tom Mary ile ilgilenmediğini söyledi fakat o her zaman onun bulunduğu odanın tarafına doğru bakıyor gibi görünüyordu. - Tom said he wasn't interested in Mary, but he seemed to always be looking towards the side of the room where she was.

towards
{e} bak. toward
English - English
toward
towards
near; at hand; in state of preparation
Favorites