near, approaching

listen to the pronunciation of near, approaching
English - Turkish

Definition of near, approaching in English Turkish dictionary

approximate
{s} yaklaşık

Bir insanın kalbi, yaklaşık olarak yumruğuyla aynı boyuttadır. - A person's heart is approximately the same size as their fist.

Köprü yaklaşık bir mil uzunluğunda. - The bridge is approximately a mile long.

approximate
{f} tahmin etmek, yaklaşık olarak değerlendirmek
approximate
{f} -e yakın olmak: The actual measurements of this room closely approximate (to) my
approximate
{f} yaklaşmak
approximate
yaklaşık olmak
approximate
{f} yaklaş

Hikaye tarihsel gerçeğe çok yaklaştı. - The story approximates to historical truth.

Köprü yaklaşık bir mil uzunluğunda. - The bridge is approximately a mile long.

approximate
yakınlaşmak
approximate
hemen hemen doğru ama tam değil
approximate
yaklaşık olarak

O yaklaşık olarak üç saat sürecek. - It'll take approximately three hours.

Tom yaklaşık olarak benimle aynı yaşta. - Tom is approximately the same age as me.

approximate
{f} andırmak
approximate
approximate ol/tahmin et
approximate
{s} benzer
approximate
{s} yaklaşık, takribi
approximate
{f} benzemek
approximate
(sıfat) yaklaşık, yakın, benzer
approximate
tahminen
approximate
approximately yaklaşık olarak
English - English
{s} approximate