narrow strip of land in immediate contact with the sea

listen to the pronunciation of narrow strip of land in immediate contact with the sea
English - Turkish

Definition of narrow strip of land in immediate contact with the sea in English Turkish dictionary

shore
kıyı

Gemi kıyıya doğru gitti. - The ship made for the shore.

On dakikalık bir başka yürüyüş bizi kıyıya getirdi. - Another ten minutes' walk brought us to the shore.

shore
{i} sahil

O 60 yaşında ve hala sahilde kumdan kaleler inşa eder. - He is 60 and still builds sand castles in the shore.

Tom ve Mary kamp yapacak bir yer arayarak sahil boyunca kanolarını kullandılar. - Tom and Mary paddled their canoe along the shoreline, looking of a place to camp.

shore
{i} dayanak
shore
takviye etmek
shore
kırak
shore
destek

Şirketi desteklemeye çalışırken milyonlarca dolar harcandı. - Millions of dollars have been spent trying to shore up the company.

shore
desteklemek
shore
{i} payanda
shore
hudutsuz
shore
kıyısız
shore
{f} (fiyatları) desteklemek
shore
{f} (bir şeyin çökmesini önlemek için) bir tarafına destek koymak, desteklemek, payanda vurmak
shore
(isim) sahil, deniz kıyısı, deniz kenarı, kıyı, kara, dayanak, destek, payanda
shore
{f} up
shore
{i} deniz kıyısı
shore
shore dinner deniz mahsullerinden ibaret yemek
shore
{f} kanıtlamak
shore
(fiil) destek olmak, desteklemek, kanıtlamak, payanda vurmak
English - English
shore
narrow strip of land in immediate contact with the sea

    Hyphenation

    nar·row strip of Land in im·me·di·ate con·tact with the sea

    Turkish pronunciation

    närō strîp ıv länd în îmidiıt käntäkt wîdh dhi si

    Pronunciation

    /ˈnarō ˈstrəp əv ˈland ən əˈmēdēət ˈkänˌtakt wəᴛʜ ᴛʜē ˈsē/ /ˈnæroʊ ˈstrɪp əv ˈlænd ɪn ɪˈmiːdiːət ˈkɑːnˌtækt wɪð ðiː ˈsiː/
Favorites