nadide

listen to the pronunciation of nadide
Turkish - English
(isim) Precious, rare
rare, precious
recherche
rare
precious
nadide parça
beauty
nadide şey
rareness
nadide şey
beaut
Turkish - Turkish
Az görülür, görülmedik, seyrek görülen, çok değerli: "El işi olmasına rağmen el değmeden yapılmış hissini veren bu nadide sanat eserine hayrandı."- C. Uçuk
Az görülür, görülmedik, seyrek görülen, çok değerli
nadide
Favorites