Turkish - English
Definition of nüfus in Turkish English dictionary
- population
The population of China is about eight times as large as that of Japan.
-Çin'in nüfusu Japonya'nınkinin 8 misli kadar büyüktür.
The world's population tends to increase.
-Dünya nüfusu yükselme eğilimindedir.
- inhabitants
Flevoland now has over 1,400 km² of land and over 400,000 inhabitants.
-Flevoland 1.400 km²'nin üzerinde araziye ve 400.000'in üzerinde nüfusa sahiptir.
Brazil has almost 200 million inhabitants.
-Brezilya'nın hemen hemen 200 milyon nüfusu vardır.
- flows of population
- (Ticaret) personal power
- persons, people: Bu evde on nüfus oturuyor. Ten people live in this house
- population; inhabitants
- population, number of inhabitants
- nüfus cüzdanı
- identity card
- nüfus fazlalığı
- overpopulation
- nüfus istatistikleri bilimi
- demography
- nüfus müdürü
- head of the registry office
- nüfus araştırması
- population research
- nüfus artış hızı
- (Ticaret) population increase
- nüfus bilim
- demography
- nüfus büyümesi
- (Ticaret) population growth
- nüfus cüzdanı
- birth certificate
- nüfus cüzdanı
- identity book
- nüfus cüzdanı
- identification card
- nüfus dinamiği
- population dynamics
- nüfus ekolojisi
- population ecology
- nüfus genetiği
- population genetics
- nüfus grupları
- population groups
- nüfus hareketleri
- population movements
- nüfus idaresi
- civil registry office
- nüfus kaydı
- register
- nüfus kayıt
- register
- nüfus kayıt örneği
- birth certificate
- nüfus kontrolü
- population control
- nüfus kütüğü
- state register
- nüfus memurluğu
- registration office
- nüfus mübadelesi
- (Coğrafya,Politika, Siyaset) population exchange
- nüfus müdürlüğü
- civil registry
- nüfus planlaması
- population planning
- nüfus sayımı
- (Kanun) taking a census
- nüfus sayımı
- (Kanun) population census
- nüfus sayımı verileri
- (Bilgisayar) census data
- nüfus tahmini
- population forecasting
- nüfus tahriri
- census
- nüfus tezkeresi
- (Kanun) birth certificate
- nüfus transferi
- population transfers
- nüfus yoğunluğu
- overpopulation
- nüfus özellikleri
- population characteristics
- nüfus cüzdanı
- Identification card, ID card, ID
- nüfus idaresi
- Census Bureau
- nüfus kâğıdı
- identification card
- nüfus müdürlüğü
- Registration office
- nüfus müdürü
- Civil registry manager
- nüfus artış oranı
- population increase rate
- nüfus artışı hızı
- population growth speed
- nüfus artışı hızı
- population growth rate
- nüfus azaltılması yoluna gitmek
- depopulate
- nüfus azaltımı
- depopulation
- nüfus biyolojisi
- population biology
- nüfus coğrafyası
- population geography
- nüfus coğrafyası
- (Coğrafya) geography of population
- nüfus cüzdanı sureti
- certified copy of id card
- nüfus cüzdanı sureti
- copy of the birth certificate
- nüfus cüzdanı/kâğıdı identity booklet/card
- (issued to every citizen by the state)
- nüfus dairesi
- register office for births
- nüfus dairesi
- bureau of vital statistics
- nüfus dairesi
- general register office
- nüfus dairesi
- registry of births
- nüfus dairesi
- registration office
- nüfus dairesi
- civil registration of birth
- nüfus dağılımı
- population distribution
- nüfus dağılımı
- (Hukuk) distribution of population
- nüfus dağılımı/dağılışı
- population distribution
- nüfus dağılışı
- distribution of population
- nüfus demografisi
- population demography
- nüfus değişimi
- (Hukuk) population exchange
- nüfus edebilirlik
- invasiveness
- nüfus etüdleri
- population surveillance
- nüfus genel müdürlüğü
- (Kanun) general directorate of census
- nüfus göçü
- population migration
- nüfus ile ilgili
- (Hukuk) demographic
- nüfus indeksi
- (Çevre) population index
- nüfus istatistikleri
- vital statistics
- nüfus istatistikleri araştırmacısı
- demographer
- nüfus istatistiklerine göre
- demographic
- nüfus kanunu
- (Kanun) law on population registration
- nüfus kaydı
- birth certificate
- nüfus kayıtları
- (Kanun) registers of persons
- nüfus kâğıdı
- identity card
- nüfus kütüğü
- state register of persons
- nüfus memurluğu
- bureau of vital statistics
- nüfus memurluğu
- Registry of Births
- nüfus memurluğu Public Registration Office
- (where births, marriages, changes of residence, and deaths are recorded)
- nüfus memuru
- census taker
- nüfus memuru
- register
- nüfus merkezleri
- (Ticaret) population centers
- nüfus patlaması
- population explosion
- nüfus patlaması
- population explotion
- nüfus planlaması
- family planning
- nüfus projeksiyonu
- (Çevre) popilation projection
- nüfus sayım günü
- census day
- nüfus sayım listesi
- (Kanun) census papers
- nüfus sayım memuru
- (Kanun) census-taker
- nüfus sayımı
- census
In the United States there is a census every ten years.
-Amerika Birleşik Devletleri'nde her on yılda bir nüfus sayımı vardır.
In the United States, a census takes place every ten years.
-ABD'de nüfus sayımı her on yılda bir yapılır.
- nüfus sayımı
- population census, census
- nüfus sayımı araştırması
- (Ticaret) census study
- nüfus tahminleri
- (Hukuk) population projections
- nüfus yoğunluğu
- populousness
- nüfus yoğunluğu fazla
- thickly populated
- nüfus yöntemi
- population method
- nüfus yöntemleri
- population methods
- nüfus çekmek
- attract population
- nüfus çözümlemesi
- (Coğrafya) population analysis
- aşırı nüfus yoğunluğu
- overcrowding
- aktif nüfus
- (Ticaret) active population
- aktif nüfus
- (Ticaret) labour force
- artan nüfus
- increasing population
- aşırı nüfus
- over-population
- faal nüfus
- (Ticaret) labor force
- faal nüfus
- (Ticaret) labour force
- genel nüfus
- general population
- genel nüfus sayımı
- general census
- genç nüfus
- young population
- hızlı nüfus artışı
- rapid population growth
- nüfus kütüğü
- register family
- sivil nüfus
- civilian population
- yaşlanan nüfus
- (Sigorta,Ticaret) ageing population
- yaşlı nüfus
- elderly population
- çalışan nüfus
- active population
- çalışan nüfus
- working population
- nüfus memuru
- registrar
- nüfus yoğunluğu
- population density
- Nüfus müdürlüğü
- birth registration office
- fotoğraflı nüfus cüzdanı
- Photo identity card
- adrese dayalı nüfus sayımı
- address based census
- aktif olmayan nüfus
- non-active population
- aşırı nüfus
- overpopulation
Most developing countries are suffering from overpopulation.
-Çoğu gelişmekte olan ülkeler aşırı nüfustan müzdarip.
Overpopulation is a big concern.
-Aşırı nüfus büyük bir sorundur.
- aşırı nüfus artışı
- population explotion
- dengeli nüfus
- equilibrium population
- deniz suyunun nüfus etmesi
- (Askeri) penetration of seawater
- gayri faal nüfus
- (Ticaret) non-active population
- gelip geçici nüfus
- floating population
- göçebe nüfus
- nomadic population
- göçmen nüfus
- immigrant population
- istihdam-nüfus oranı
- (Ticaret) employment-population ratio
- kalabalık nüfus
- crowded population
- kentlere göre nüfus
- population by provinces
- mutlak nüfus
- (Coğrafya) total population
- optimum nüfus
- (Coğrafya,Çevre) optimum population
- pazara nüfus etme
- market penetration
- resimli nüfus cüzdanı
- photo identity card
- salt nüfus
- (Coğrafya) total population
- sıfır nüfus artışı
- zero population growth
- toplam nüfus
- population as a whole
- yaşlanmakta olan nüfus
- the aging population
- yıllara göre nüfus
- population by years
- çalışma çağındaki nüfus
- population in working age
- şehirlere göre nüfus
- population by provinces
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of nüfus in Turkish Turkish dictionary
- (Osmanlı Dönemi) (Nefs. C.) Nefisler, canlar, şahıslar
- Ortak bir özellik gösteren kimselerin bütünü
- Kişi
- Söz geçirme
- Bir ülkede, bir bölgede, bir evde belirli bir anda yaşayanların oluşturduğu toplam sayı
- dirit
- popülasyon
- nüfus kağıdı
- bkz: nüfus kâğıdı
- nüfus kütüğü
- Nüfusa kayıtlı olunan defter
- nüfus bilimci
- Nüfus bilimiyle uğraşan kimse, demograf
- nüfus bilimi
- İnsan nüfusunu yapı, gelişme ve dağılım açısından inceleyen bilim, demografi
- nüfus bilimsel
- Nüfus bilimiyle ilgili, demografik
- nüfus coğrafyası
- Yeryüzündeki nüfus yoğunluğunun dağılışını inceleyen ve bunu türlü yönleriyle açıklayan coğrafya kolu
- nüfus cüzdanı
- Bir ülkenin vatandaşlarına devletçe verilen, kimlikleriyle kişisel durumlarını gösteren resmî belge, kafa kâğıdı, nüfus tezkeresi
- nüfus kalemi
- Nüfus memurluğu
- nüfus kaydı
- Nüfusa yazılma
- nüfus kağıdı
- Nüfus cüzdanı
- nüfus kesafeti
- Nüfus yoğunluğu
- nüfus memurluğu
- Nüfus kayıtlarının yapıldığı ve nüfus işlerinin düzenlendiği resmî daire, nüfus kalemi
- nüfus patlaması
- Nüfusun çeşitli nedenlerle öngörülenden fazla artması
- nüfus sayımı
- Ülkenin nüfus sayısını tespit etmek için yapılan sayım
- nüfus tezkeresi
- Nüfus kâğıdı, nüfus cüzdanı
- nüfus yoğunluğu
- Nüfus ile bu nüfusun üzerinde yaşadığı toprakların yüzölçümü arasındaki oran, nüfus kesafeti
- Nüfus kütüğü
- kütük
- Nüfus memuru
- nüfusçu
- TENAKUSU NÜFUS
- (Hukuk) Nüfus azalması
- TEZAYÜDÜ NÜFUS
- (Hukuk) Nüfus artışı
- kırsal nüfus
- Tarımla uğraşan, genellikle şehir sınırları dışında, köy ve kasabalarda yaşayan nüfus
Related Terms
English - Turkish
Definition of nüfus in English Turkish dictionary
- nüfus cüzdanı
- İdentity card, İD Card
- nüfus cüzdanı örneği
- id cart transcript
Related Terms
nüfus
Hyphenation
nü·fusPronunciation
Common Collocations
nüfus memuru, nüfus müdürlüğü, nüfus müdürü, nüfus yoğunluğu, nüfus kütüğü, nüfus cüzdanıResimler
History
Favorites