Turkish - English
Definition of mutfağı in Turkish English dictionary
- mutfak
- {i} kitchen
In her home, kitchen garbage was fed to the pigs.
-Onun evinde,domuzlar mutfak çöpüyle beslenirdi.
Why is my father in the kitchen?
-Babam neden mutfakta?
- mutfak
- cuisine
Tamarind is popular in many South Asian and Central American cuisines.
-Demirhindi, birçok Güney Asya ve Orta Amerika mutfaklarında popüler.
Are there any types of cuisine or restaurants that you could recommend?
-Tavsiye edebileceğin mutfak ya da restoran türleri var mıdır?
- mutfak
- gastronomy
- gemi mutfağı
- galley
- mutfak
- kitchen; cuisine; culinary
- mutfak
- cookhouse
- saray mutfağı
- (Gıda) court kitchen
- uçak mutfağı
- galley
- mutfak
- cookery
- fransız mutfağı
- French kitchen
- mutfak
- cooking
Tom is in the kitchen with Mary cooking dinner.
-Tom mutfakta Mary ile birlikte akşam yemeği pişiriyor.
Mother is cooking in the kitchen.
-Anne mutfakta yemek pişiriyor.
- mutfak
- kıtchen
- türk mutfağı
- Turkish kitchen
- ingiliz mutfağı
- english cookery
- mutfak
- kitchen compartment
- sahra mutfağı
- soup kitchen
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of mutfağı in Turkish Turkish dictionary
- türk mutfağı
- Türk mutfağı Türkiye'nin ulusal mutfağıdır. Osmanlı kültürünün mirasçısı olan Türk mutfağı hem Balkan ve Ortadoğu mutfaklarını etkilemiş hem de bu mutfaklardan etkilenmiştir. Ayrıca Türk mutfağı yörelere göre de farklılıklar gösterir. Karadeniz mutfağı, Güneydoğu mutfağı, Orta Anadolu mutfağı gibi bir çok yöreler kendilerine ait zengin bir yemek haznesine sahiptirler
- Mutfak
- matmah
- Mutfak
- aşene
- Mutfak
- aşhane
- Mutfak
- ocaklık
- Mutfak
- takana
- Mutfak
- matbah
- mutfak
- Yemek pişirilen yer, aş damı
- mutfak
- Yiyecekleri hazırlama sanatı