more than one indeterminate thing

listen to the pronunciation of more than one indeterminate thing
English - Turkish

Definition of more than one indeterminate thing in English Turkish dictionary

various
çeşitli

Ben çeşitli zorluklar gördüm. - I have seen various difficulties.

Çeşitli şeyler hakkında konuştuk. - We talked about various things.

various
{s} çeşitli, türlü, muhtelif: for various reasons çeşitli nedenlerden dolayı
various
ayrışık
more than one
birçok defa
various
birçok

Bu oda birçok amaçla kullanılır. - This room is used for various purposes.

Acıya katlanmanın birçok yolu var. - There are various ways of enduring the pain.

various
çok sayıda
various
türlü türlü
various
değişik

Değişik bilgiler topladı. - He collected various information.

O kasede değişik türde şekerleme var. - There are various kinds of candy in that bowl.

more than one
birden fazla

Onun önünde aynı anda birden fazla soruna sahip olmak onu sinirlendirir,üzer ve çileden çıkarır. - To have more than one problem before him at one time makes him irritable, upset and exasperated.

Tom daha önce Mary'yi John'la birlikte birden fazla ortamda görmüştü ve sonunda onların birbirlerini gördüklerini anladı. - Tom had seen Mary with John on more than one occasion before and finally figured out that they were seeing each other.

various
{s} çeşit çeşit
various
{s} türlü
various
ayrı

Ayrıca çeşitli konular hakkında konuşmakla çok fazla zaman kaybedeceğiz. - Besides, we will lose too much time to talk about the various topics.

Diplomatlara çeşitli ayrıcalıklar tanınır. - Diplomats are allowed various privileges.

various
variousness farklılık
various
variouslyfarklı olarak
various
çeşitlilik
English - English
various

You have broken various of the rules.

more than one indeterminate thing

    Hyphenation

    more than one in·de·ter·mi·nate thing

    Turkish pronunciation

    môr dhın hwʌn îndîtırmînît thîng

    Pronunciation

    /ˈmôr ᴛʜən ˈhwən ˌəndəˈtərmənət ˈᴛʜəɴɢ/ /ˈmɔːr ðən ˈhwʌn ˌɪndɪˈtɜrmɪnɪt ˈθɪŋ/
Favorites