Belki bu dünya başka bir gezegenin cehennemi.
- Maybe this world is another planet's Hell.
Belki bana geri döneceksin?
- Maybe you'll come back to me?
Yarın belki yağmur yağacak.
- It will rain perhaps tomorrow.
Nasıl çevireceğini bilmediğin cümleler ekleyebilirsin. Belki başka biri çevirir!
- You can add sentences that you do not know how to translate. Perhaps someone else will know!
Belki bana yardımcı olabilirsin.
- Maybe you can help me.
Sanıyorum, belki de Tom ve ben arkadaş olabiliriz.
- I think that maybe Tom and I could be friends.
Ona kim söyledi? Sen değil, muhtemelen?
- Who told him? Not you, perhaps?
Tom muhtemelen uyuyor.
- Perhaps Tom is sleeping.
Bir ihtimal bunu benim için çevirir misin?
- Could you perhaps translate that for me?