moderate, soften, tone down; toughen, harden

listen to the pronunciation of moderate, soften, tone down; toughen, harden
English - Turkish

Definition of moderate, soften, tone down; toughen, harden in English Turkish dictionary

temper
{i} ruh hali

O, iyi bir ruh hali içinde. - He is in good temper.

O, kötü bir ruh hali içindeydi. - She was in a bad temper.

temper
asabilik
attemper
sertliğini gidermek
temper
mizaç
attemper
{f} tavlamak
attemper
adapte etmek
attemper
yumu şatmak
attemper
ısıyı ayarlamak veya düzenli bir hale koymak
attemper
{f} yatıştırmak
attemper
{f} yumuşatmak
attemper
{f} dindirmek
attemper
uydurmak
attemper
intibakını sağ1amak
attemper
{f} dengelemek (ısı)
attemper
{f} teskin etmek
attemper
sertligini gidermek
attemper
mülayimleştirmek
temper
{f} yumuşatmak, hafifletmek, azaltmak, etkisini azaltmak: The breeze tempered the sun a bit. Rüzgâr güneşin etkisini biraz azalttı
English - English
{f} attemper
{f} temper
moderate, soften, tone down; toughen, harden
Favorites