(Askeri) CORPORAL: 75 deniz mili mesafeye kadar hedeflere taarruz için planlanmış nükleer harp başlığı kullanma kabiliyetinde, sıvı yakıtlı satıhtan satha atılan seyyar güdümlü füze
(Askeri) ASKERİ HÜKÜMET SUBAYI, ASKERİ İDARE SUBAYI: Askeri hükümet erkanına mensup bir subay. Bu subay; komutanın, sivil halk ve sivil hükümetle ve bu hükümetin iktisadi rejimi ile olan münasebetlerini ve bunlar üzerindeki kontrolünü sağlamakla görevlidir
(Askeri) ASKERİ PERSONEL TEDARİK SUBAYI: ABD anayurt ordularının her birine birer tane atanan ve ordu bölgesindeki insan gücü temin etmekle görevli olan üstsubay. Bu subay; ordu bölgesindeki gönüllü asker alma işlerinde, ordu komutanına karşı sorumludur
English - English
Definition of military officer in English English dictionary
any person in the armed services who holds a position of authority or command; "an officer is responsible for the lives of his men