Turkish - English
Definition of mi̇zah in Turkish English dictionary
- mizah
- humor
Tom certainly seems to have a sense of humor.
-Tom kesinlikle mizah duygusuna sahip gibi görünüyor.
She looks down on me for not having a sense of humor.
-Mizah duygum olmadığı için, o beni küçümsüyor.
- mizah
- {i} humour
Tom loves a good laugh and avoids people who haven't got a sense of humour.
-Tom iyi bir kahkahayı sever ve mizah duygusu olmayan insanlardan kaçınır.
His humour is very deadpan.
-Onun mizahı çok duygusuz.
- mizah
- humour gülmece
- mizah
- humorousness
- mizah
- whimsicality
- mizah
- whimsicalness
- mizah
- humour [Brit.]
- mizah dergisi
- comic
- mizah anlayışı
- sense of humour
- mizah dergisi
- humor magazine
- kara mizah
- black comedy
- mizah
- joke
- mizah
- jest
- resimli mizah dergileri
- comics
- mizah
- drollery
- anal mizah
- (Pisikoloji, Ruhbilim) anal humor
- kara mizah
- black humour
- kara mizah
- black humor
- kara mizah
- gallows humor
- korkunç şeyleri alaya alan mizah
- gallows humor
- mizah
- waggery
- mizah
- whimsy
- resimli nükte ve mizah
- pictorial wit and humor
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of mi̇zah in Turkish Turkish dictionary
- (Osmanlı Dönemi) Edb: Bâzı düşünceleri nükte, şaka veya takılmalarla süsleyip anlatan bir yazı çeşidi. Hoş, nükteli söz. Zıddı ciddiyettir
- (Osmanlı Dönemi) Şaka, lâtife
- mizah
- Gülmece: "İnci gibi güzel bir yazısı ve mizaha da istidadı varmış."- Y. K. Beyatlı
- mizah
- Gülmece
- kara mizah
- Yalnız güldürmeyi değil, daha çok düşündürmeyi ve yergiyi amaçlayan mizah
Related Terms
mi̇zah
Hyphenation
mi̇·zahResimler
History
Favorites