Turkish - English
Definition of mi̇nnet in Turkish English dictionary
- minnet
- thankfulness
- minnet
- thanksgiving
- minnet
- indebtedness
- minnet
- obligation
- minnet
- gratitude, indebtedness
- minnet
- gratefulness
- minnet duymak
- appreciate
- minnet dolu
- thankful
- minnet duymak
- be obliged
- minnet duymak
- be grateful
- minnet etmek
- plead
- minnet etmek
- ask a favour
- minnet altında
- under obligation to
- minnet altında kalmak
- to be obligated to someone for a kindness
- minnet altında kalmak
- be under obligation
- minnet altında kalmak
- to be under obligation
- minnet altında kalmamak
- repay a favour
- minnet altında kalmamak
- to repay a favour
- minnet borcu
- debt of gratitude
- minnet borcu
- obligation
- minnet borcu
- gratefulness
- minnet borcuna karşılık
- in gratitude for
- minnet etmek
- to ask a favour, to plead
- minnet etmek
- to plead abjectly, grovel
- Canına minnet!
- So much the better!
- canına/ıma minnet!
- (Konuşma Dili) What more could one want!/So much the better!
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of mi̇nnet in Turkish Turkish dictionary
- (Osmanlı Dönemi) Yapılan iyilikleri sayarak başa kakmak
- (Osmanlı Dönemi) Birisine iyilik etmek
- (Osmanlı Dönemi) İyiliğe karşı duyulan şükür hissi
- minnet
- (Osmanlı Dönemi) iyiliğe karşı duyulan şükür hissi birisine iyilik etmek, yapılan iyilikleri sayarak başa kakmak
- minnet
- Bir iyiliğe karşı teşekkür etme, memnuniyet duyma
- minnet
- Yapılan bir iyiliğe karşı kendini borçlu sayma
- minnet
- Yapılan bir iyiliğe karşı kendini borçlu sayma, gönül borcu
- minnet etmek
- Boyun eğip yalvarmak
- Minnet
- (Osmanlı Dönemi) MENN
- Minnet
- müdana