Örnek olarak liderlik etmeliyiz.
- We should lead by example.
Farklı deneyimler farklı seçeneklere öncülük eder.
- Different experiences lead to different choices.
Sen neden yolda öncülük yapmıyorsun?
- Why don't you lead the way?
Tom daha yumuşak uçlu bir kurşun kalem istedi.
- Tom wanted a pencil with a softer lead.
Hangisi daha ağır, kurşun mu yoksa altın mı?
- Which is heavier, lead or gold?
A lead from an informer enabled the police to make several arrests.
Polisin elinde hâlâ hiçbir ipucu yok.
- The police still have no leads.
Polis ve FBI birkaç ipucunu takip etti.
- The police and the FBI pursued several leads.