Ondan bir iletim var.
- I have a message from him.
Bu iletiyi görürseniz, bana yazın.
- If you see this message, write to me.
Geri döndüğünde mesajı ona ver.
- Give him the message when he comes back.
Mesajınız alınmıştır.
- Your message has been received.
Bugün geçmişten bir haber aldım.
- I received a message from the past today.
Hoop, mesajı yanlış haber grubuna gönderdim.
- Oops, I posted the message to the wrong newsgroup.
Bir notunuz var mıydı? Yok, teşekkürler.
- Shall I take a message? No, thank you.
Lütfen benim için not alın.
- Please take a message for me.
The runaway computer program was messaging non-stop.
I messaged her about the concert.
Please message the final report by fax.