merak et

listen to the pronunciation of merak et
Turkish - English
{f} wonder

She wondered where Sam was and what he was doing. - Sam'in nerede olduğunu ve ne yaptığını merak etti.

I wondered if I could do such a thing. - Öyle bir şeyi yapabilip yapamayacağımı merak ettim.

{f} wondering

Tom can't help wondering why Mary changed her mind. - Tom, Mary'nin fikrini niçin değiştirdiğini merak etmekten kendini alamıyor.

I still can't help wondering why. - Sebebini merak etmemek hâlâ elimde değil.

wonder about

That's something people wonder about. - Bu, insanların hakkında merak ettiği bir şey.