She is writing a letter now.
- O şimdi bir mektup yazıyor.
John writes a letter to his parents once a month.
- John ayda bir ailesine mektup yazar.
Please remember to post the letters.
- Lütfen mektupları postalamayı unutma.
The postman delivers letters every morning.
- Her sabah postacı mektupları dağıtır.
Can you mail these letters for me?
- Benim için bu mektupları postalayabilir misin?
Please don't forget to mail the letters.
- Lütfen mektupları postalamayı unutma.
Please remember to mail the letters.
- Lütfen mektupları postalamayı unutma.
I got my son to post the letters.
- Oğluma mektupları postalattım.
I found your letter in the letterbox.
- Mektup kutusunda mektubunu buldum
Do I have to write a letter?
- Mektup yazmak zorunda mıyım?
I have to write a letter.
- Ben bir mektup yazmak zorundayım.
The letter is inside the envelope.
- Mektup zarfın içinde.
Please don't forget to mail the letters.
- Lütfen mektupları postalamayı unutma.
I got my son to post the letters.
- Oğluma mektupları postalattım.