Definition of mehdi̇ in Turkish Turkish dictionary
(Osmanlı Dönemi) Hidâyete eren veya hidayete vesile olan. Sâhib-üz-zaman. "Hususi ve şahsi bir tarzda Allah'ın hidayetine mazhar olan, kendisine Cenâb-ı Hak tarafından yol gösterilen" mânasınadır. Bu kelime ihtida etmiş olanlar için de kullanılmıştır. Mehdi-yi Resul, Mehdi-yi muntazır da denir. Ahir zamanda gelip bütün müslümanları Hakaik-ı imâniye ve Kur'âniyeyi câmi' eserleri ile uyandıracak, dinlerini takviye ve imânlarını tecdit edecek olan ve Peygamberimizin (A.S.M.) Al'inden bir Zâttır. Hz. Peygamberimizin Mehdi hakk
(Osmanlı Dönemi) hidâyete eren veya hidâyete vesile olan; âhir zamanda gelip bütün Müslümanları îman ve Kur'ân hakikatlarını anlatan eserleriyle uyandıracak, dinlerini takviye ve imanlarını yenileyecek olan Peygamberimizin (a. s. m. ) soyundan geleceği rivâyet edilen zattır