English - Turkish
Definition of mediocral in English Turkish dictionary
- mediocre
- {s} vasat
Tom vasat bir ressamdır.
-Tom's a mediocre painter.
Tom vasat bir ressamdır.
-Tom is a mediocre painter.
- mediocre
- (Biyoloji) orta derecede
- mediocre
- ne iyi ne kötü
- mediocre
- {s} sıradan, alelade, ne iyi ne kötü, orta karar
- mediocre
- {s} sıradan
O sıradan oyuncularla sıradan bir filmdi.
-That was a mediocre movie with mediocre actors.
Popüler olmak için sıradan olmalısın.
-To become popular, you need to be mediocre.
- mediocre
- orta karar
- mediocre
- şöyle böyle
- mediocre
- (Tıp) Orta derecede, üstün bir özellik göstermeyen
- mediocre
- {s} orta
- mediocre
- {s} olağan
- mediocre
- bayağı
- mediocre
- {s} alelâde
Related Terms
English - English
Definition of mediocral in English English dictionary
- mediocre