Mary çarşafları değiştirmek için döşekleri kaldırdı.
- Mary raised the mattress in order to change the sheets.
Tom yerdeki bir döşek üzerinde uyur.
- Tom sleeps on a mattress on the floor.
Şilte kaya gibi hissettirdi.
- The mattress felt like rocks.
Bu çok sert bir yatak.
- This is a very hard mattress.
Bu yumrulu yatak üzerinde uyuyamam.
- I can't sleep on this lumpy mattress.
That mattress needs to be aired out.
- Die Matratze muss gelüftet werden.
Tom hid his money under his mattress.
- Tom verbarg sein Geld unter seiner Matratze.