Definition of many, various in English Turkish dictionary
- multi
- pref. çok
- multi
- katlı
Gökdelenler ve çok katlı binalar çok verimli bir arazi kullanımıdır.
-Skyscrapers and multi-story buildings are a very efficient use of land.
Bu çok katlı bir binadır.
-This is a multi-storey building.
- multi
- çok
Ama bütün resim bu değil. Tatoeba sadece açık, işbirlikçi, çok dilli cümleler sözlüğü değildir. O, yapmak istediğimiz bir ekosistemin parçasıdır.
-But that's not the whole picture. Tatoeba is not just an open, collaborative, multilingual dictionary of sentences. It's part of an ecosystem that we want to build.
Tatoeba gerçekten çok dilli. Bütün diller birbirine bağlıdır.
-Tatoeba is really multilingual. All the languages are interconnected.
- multi
- 'Çok' anlamı veren önek
- multi
- önek çok, mülti-
- multi
- çoklu
Çoklu görevi durdurmaya çalıştım.
-I've tried to stop multitasking.
Çoklu görevde iyi değilim.
-I'm not good at multitasking.
- multi
- çok-, çoklu-
- multi
- mülti
- multi
- [önek] "çok" anlamını veren bir önek
Related Terms
Definition of many, various in English English dictionary
- {s} multi