mansions

listen to the pronunciation of mansions
English - Turkish
bina
mansion
konak

Mary'nin anne ve babası bir konakta yaşıyorlar. - Mary's parents live in a mansion.

O gerçek bir konak değil. - It is not a real mansion.

mansion
{i} köşk

Kedi hırsız köşke çatıdan girmiş olmalı. - The cat burglar must have entered the mansion from the roof.

O, milyonlarca dolarlık bir köşkte yaşıyor. - He lives in a multimillion-dollar mansion.

mansion
büyük konak
mansion
büyük ve güzel ev
mansion
{i} kâşane
mansion
eskiden malikane konağı
mansion
{i} konak; kâşane; köşk; malikâne
mansions
Favorites