Definition of mangiare in Italian Turkish dictionary
- yemek
Bir şey yemek için bir fırsatım bile olmadı.
-Non ho ancora avuto modo di mangiare qualcosa.
Yemek yemek istememe rağmen, yemek yiyecek yeterli zamanımın olmadığını fark ettim.
-Nonostante volessi mangiare realizzai che non avevo abbastanza tempo per farlo.
- yemek yemek
- yedin
- yiyerek
- yenilmeye uygun
- yemek yiyerek
- yiyen
- yemek ye
Yemek yemek istememe rağmen, yemek yiyecek yeterli zamanımın olmadığını fark ettim.
-Nonostante volessi mangiare realizzai che non avevo abbastanza tempo per farlo.
Hangisini yapmayı tercih edersin, evde yemek yemeyi mi yoksa yemek yemek için dışarı çıkmayı mı?
-Cosa preferisci, mangiare a casa o andare a mangiare fuori?
- çok yemek yemek
- yediği
Definition of mangiare in Italian English dictionary
- eating, food
- eat, take one's meals, eat up, take, have
- have
Have you fed the dog?
-Hai dato da mangiare al cane?
What do you have to eat today?
-Cos'avete da mangiare oggi?
- eat
How about eating out this evening for a change?
-Che ne dici di mangiare fuori stasera tanto per cambiare?
Rabbits like to eat carrots.
-Ai conigli piace mangiare le carote.
- capture
- eat at
- eating on