O, aslında müdür değildir.
- He is actually not the manager.
Tom, mağaza müdürünü parasını ona geri vermesi için ikna etti.
- Tom persuaded the store manager to give him back his money.
Ben yönetici ile konuşmak istiyorum.
- I should like to speak to the manager.
Sahipler, onu yönetici olarak atadılar.
- The owners appointed him manager.
Tom'un menejeri olmaktan nasıl vazgeçtin?
- How did you end up being Tom's manager?
O beyzbol takımının menajeri kim?
- Who is the manager of that baseball team?
Henüz bir menajere ihtiyacım yok.
- I don't need a manager yet.
... certain managers at certain clubs that don't like music ...
... I'm one of the engineering managers in our Switzerland ...