making a loud outcry; clamorous; noisy; as, vociferous heralds

listen to the pronunciation of making a loud outcry; clamorous; noisy; as, vociferous heralds
English - Turkish

Definition of making a loud outcry; clamorous; noisy; as, vociferous heralds in English Turkish dictionary

vociferous
{s} gürültülü
vociferous
tantanalı
vociferous
gürültücü
vociferous
vociferousnessgürültü
vociferous
bağırarak söylenen
vociferous
{s} 1. çok gürültülü bir şekilde konuşan, çok yüksek sesle konuşan: He was vociferous in his complaints. Şikâyetlerini bağırarak söyledi. 2
vociferous
çok gürültülü bir şekilde konuşan, çok yüksek sesle konuşan: He was vociferous in his complaints. Şikâyetlerini bağırarak söyledi. 2
vociferous
bağırma kabilinden
vociferous
çok yüksek sesle konuşan
vociferous
{s} bağırıp çağıran
vociferous
vociferouslygürültülü bir şekilde
vociferous
şamatalı
vociferous
{s} sesli
English - English
vociferous
making a loud outcry; clamorous; noisy; as, vociferous heralds
Favorites