English - Turkish
Definition of make strong, fortify, reinforce, toughen; become strong in English Turkish dictionary
- strengthen
- sağlamlaştırmak
- strengthen
- güçlendirmek
Batılı ülkeler doları güçlendirmek için baş başa verip düşünüyorlar.
-Western nations have to put their heads together to strengthen the dollar.
Temeli güçlendirmek önemlidir.
-It is important to strengthen the foundation.
- strengthen
- {f} kuvvetlenmek
- strengthen
- {f} kuvvetlendirmek, güçlendirmek; sağlamlaştırmak; takviye etmek; pekiştirmek, artırmak; kuvvetlenmek, kuvvet bulmak: It will strengthen him
- strengthen
- kuşaklamak
- strengthen
- kavileştirmek
- strengthen
- pekişmek
- strengthen
- tahkim etmek
- strengthen
- berkitmek
- strengthen
- pekitmek
- strengthen
- güç kazanmak
- strengthen
- kuvvetlendir
- strengthen
- kuvvetini artırmak
- strengthen
- kuvvet vermek
- strengthen
- (fiil) güçlendirmek, kuvvetlendirmek, sağlamlaştırmak, desteklemek, yükseltmek, takviye etmek, kuvvetlenmek
- strengthen
- {f} desteklemek
- strengthen
- {f} kuvvetlendirmek
Related Terms
English - English
Definition of make strong, fortify, reinforce, toughen; become strong in English English dictionary
- {f} strengthen
make strong, fortify, reinforce, toughen; become strong
Hyphenation
make strong, fortify, reinforce, toughen; be·come strongPronunciation
Resimler
History
Favorites