Ben köpek boku temizlemek istemiyorum.
- I don't wanna clean up dog shit.
Dairemi temizlemek zorundayım.
- I have to clean up my apartment.
Tom bu dağınıklığı toparlamak zorunda.
- Tom has to clean up this mess.
Sanırım kalmalıyım ve temizlik yapmana yardım etmeliyim.
- I think I should stay and help you clean up.
Tom partiden sonra temizlik yapmamıza yardımcı olmak için kalmayı ısrar etti.
- Tom insisted on staying to help us clean up after the party.
Mutfağı temizlemeliyiz.
- We must clean up the kitchen.
Mutfağı daha sonra temizleyeceğim.
- I'll clean up the kitchen later.