mahrum et

listen to the pronunciation of mahrum et
Turkish - English
deprive

The accident deprived them of their happiness. - Kaza onları mutluluklarından mahrum etti.

The traffic accident deprived the young man of his sight. - Trafik kazası, genç adamı görme yeteneğinden mahrum etti.

{f} deprived

The government deprived him of all his rights. - Hükümet onu bütün haklarından mahrum etti.

They deprived me of my liberty. - Onlar beni özgürlüğümden mahrum ettiler.

disenfranchise
deprive of
dispossessed
depriveof
dispossess