The miners did not want to fight.
- Madenciler dövüşmek istemiyordu.
The army sent soldiers to remove the miners.
- Ordu, madencileri uzaklaştırmak için asker gönderdi.
I used to be a coal miner.
- Eskiden bir madenciydim.
I was a coal miner for thirty years.
- Otuz yıl boyunca bir kömür madencisiydim.
After a long dispute the coal mines closed and the remaining miners were paid off.
- Uzun bir tartışmadan sonra kömür madenleri kapatıldı ve kalan madenciler işten çıkarıldılar.
That branch is affiliated to the miners' union.
- Bu şube madenciler sendikasına bağlıdır.