maalesef

listen to the pronunciation of maalesef
Turkish - English
unfortunately

Tom would have liked to attend Mary's party. Unfortunately, he had other things he had to do. - Tom Mary'nin partisine katılmayı isterdi. Maalesef, yapmak zorunda olduğu başka şeyler vardı.

Unfortunately, Tom refused to help us. - Maalesef, Tom bize yardım etmeyi reddetti.

sorry

Sorry, you're calling the wrong number. - Maalesef, yanlış numarayı arıyorsunuz.

Err! Sorry, you are incorrect! - Err! Maalesef, hatalısın!

i am afraid

I am afraid they both have a bad reputation. - Maalesef onların her ikisininde kötü bir ünü var.

I am afraid it will rain tomorrow. - Maalesef yarın yağmur yağacak.

(Argo) no dice
i'm afraid

I'm afraid I can't finish them in time. - Maalesef onları zamanında bitiremem.

I'm afraid it's going to rain tomorrow. - Maalesef yarın yağmur yağacak.

I am sorry
unfortunately, more's the pity; sorry, I'm afraid
with regret
unfortunately;I am sorry to say
unhappily
unluckily
much to my regret
feel sorry
unfortunate

Tom would have liked to attend Mary's party. Unfortunately, he had other things he had to do. - Tom Mary'nin partisine katılmayı isterdi. Maalesef, yapmak zorunda olduğu başka şeyler vardı.

Unfortunately, Tom refused to help us. - Maalesef, Tom bize yardım etmeyi reddetti.

maalesef degil
unfortunately not
maalesef..
Unfortunately
maalesef elimizde kalmamış
We are out of stock
şu anda odamız yok maalesef
Sorry currently we have no rooms
Turkish - Turkish
Üzülerek söylüyorum ki, ne yazık ki, maatteessüf
"Üzülerek söylüyorum ki, ne yazık ki" anlamında kullanılır
ne yazık ki

Ne yazık ki bu şarkının güftesini bulamıyorum. - Maalesef bu şarkının sözlerini bulamıyorum.

maalesef
Favorites