mağazası

listen to the pronunciation of mağazası
Turkish - English
storefront
The front side of a store facing the street; usually contains display windows. (synonym) shopfront
the side of a store (or other shop) which faces the street; usually contains display windows
{i} part of a store that faces the street
A storefront is the outside part of a shop which faces the street, including the door and windows
A storefront is a small shop or office that opens onto the street and is part of a row of shops or offices. a tiny storefront office on the main street
mağaza
shop

There is a flower shop near by. - Yakınlarda bir çiçek mağazası var.

This shop uses only recycled paper. - Bu mağaza sadece geri dönüştürülmüş kâğıt kullanır.

mağaza
store

Where can you find the closest store? - En yakın mağazayı nerede bulabilirsin?

My uncle has a store along the street. - Amcamın cadde boyunca bir mağazası var.

indirim mağazası
(Ticaret) discount store
mağaza
joint

We run the store jointly. - Biz mağazayı birlikte çalıştırıyoruz.

mağaza
(Ticaret) outlet store
mağaza
locker
mağaza
shebang
mağaza
stand
mağaza
in store

I don't know what is in store for me in the future. - Gelecekte benim için mağazada ne olduğunu bilmiyorum.

None of us knows what is in store for us. - Hiçbirimiz bizim için mağazada ne olduğunu bilmiyor.

ayakkabı mağazası
shoe store

She manages a shoe store. - O bir ayakkabı mağazası yönetir.

I went to a shoe store yesterday. - Dün bir ayakkabı mağazasına gittim.

ayakkabılar mağazası
shoe department
bayan giyim mağazası
ladieswear
buralarda hediyelik eşya mağazası var mı
Is there a gift shop nearby
buralarda vergisiz satış mağazası var mı
Is there a tax free shop nearby
en yakın giyim mağazası nerede
Where is the nearest clothing store
en yakın hediyelik eşya mağazası nerede
Where is the nearest gift shop
erkek giyim mağazası
menswear
erkek mağazası
furnisher
erkek mağazası
haberdashery
erkek mağazası
haberdasher
giyim mağazası
clothing department
giyim mağazası
(Tekstil) clothing shop
gümrüksüz mallar mağazası
duty free shop
gıda mağazası
food department
gıda mağazası hangi katta
On which floor is the food department
hediyelik eşya mağazası
gift shop

The gift shop is on the second deck. - Hediyelik eşya mağazası ikinci katta.

hediyelik eşya mağazası
souvenir department
hediyelik eşya mağazası
souvenir shop
indirimli satış mağazası
(Ticaret) discount house
ipek ve yün kumaş mağazası
mercery
kadın giyim mağazası sahibi
modiste
kereste mağazası
timberyard, lumber yard
kereste mağazası
(Marangozluk) timberyard
konfeksiyon mağazası
large store that specializes in ready-made clothing
kozmetik mağazası
beauty shop
mağaza
emporium
mağaza
large store (business establishment)
mağaza
large store, shop
müzik mağazası
music store
otelinizin hediyelik eşya mağazası var mı
Does the hotel have a souvenir shop
peşin satış mağazası
cash-and-carry
pijama mağazası
sleepwear
spor malzemeleri mağazası
sporting goods department
ucuz giyim mağazası
slopshop
ucuzluk mağazası
(Ticaret) full-line discount store
yakınlarda ayakkabı mağazası var mı
Is there a shoe store nearby
yakınlarda giyim mağazası var mı
Is there a clothing store nearby
çocuk giyim mağazası
children's wear
Turkish - Turkish

Definition of mağazası in Turkish Turkish dictionary

konfeksiyon mağazası
Giyim evi
mağaza
Eşya ve azık deposu
mağaza
Büyük dükkân: "Mahmutpaşa'da bir manifatura mağazası işletiyor ve ayrıca iyi iş yapan bir düğme fabrikasının da yarı yarıya sahibi bulunuyordu."- H. Taner
mağaza
Büyük dükkân
tesettür mağazası
Tesettür tarzı giysileri yapan, yaptıran ve satan mağaza
mağazası
Favorites