Turkish - English
Definition of müşterekleri in Turkish English dictionary
- müşterek
- common
Tom and Mary have something surprising in common.
-Tom ve Mary'nin müştereken şaşırtıcı bir şeyi var.
Mathematicians have this in common with the French: whatever you're trying to say to them, they take it and translate it in their own way and turn it around into something completely different.
-Matematikçiler buna Fransızlarla müştereken sahiptir: onlara her ne söylemeye çalışıyorsan, onlar onu alır ve onu kendi tarzlarıyla çevirir ve onu tamamen farklı bir şeye çevirirler.
- müşterek
- (Hukuk) joint
- müşterek
- {s} collective
- müşterek
- mutual
I've asked you here to discuss a mutual problem.
-Müşterek bir sorunu tartışmak için seni buraya çağırdım.
- müşterek
- {s} communal
- müşterek
- (Kanun) conjointly
- müşterek
- shared
- müşterek
- (Kanun) jointly
- müşterek
- cooperative
- müşterek
- in common
Tom and Mary have something surprising in common.
-Tom ve Mary'nin müştereken şaşırtıcı bir şeyi var.
We have that in common.
-Buna müştereken sahibiz.
- müşterek
- co
- müşterek
- partner: Bu işte müşterekiz. We are doing this as a joint effort
- müşterek
- common, collective, joint, communal
- müşterek
- common, joint; combined, cooperative
- müşterek
- /arasında/ (something) which is shared jointly between; (something) which is shared jointly with
- müşterek
- consociate
- müşterek
- commutual
- müşterek
- conjunct
- müşterek
- companionate
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of müşterekleri in Turkish Turkish dictionary
- MÜŞTEREK
- (Osmanlı Dönemi) Elbirliğiyle yapılan, birlik
- MÜŞTEREK
- (Osmanlı Dönemi) Birlikte, ortak kullanılan
- müşterek
- Ortaklaşa, el birliğiyle yapılan veya hazırlanan
- müşterek
- (Osmanlı Dönemi) iştirak etmek, beraber olmak
- müşterek
- Birlik
- müşterek
- Ortak
Related Terms
müşterekleri
Hyphenation
müş·te·rek·le·riResimler
History
Favorites