Bir sürü insan vardı.
- There were lots of people.
Konserde bir sürü insan vardı.
- There were lots of people at the concert.
Venedik'te her zaman çok turist vardır.
- In Venice, there are always lots of tourists.
Oyun çok sayıda insanı heyecanlandırdı.
- The game excited lots of people.
Hâlâ birçok batıl inanca inanılıyor.
- Lots of superstitions are still believed in.
Yurtdışı deneyimleriyle ilgili birçok kitap yazdı.
- He has written lots of books about his experience abroad.