lotsa

listen to the pronunciation of lotsa
English - Turkish

Definition of lotsa in English Turkish dictionary

lots of
bir sürü

Bay Miyake Kurashiki'de kaldığım sırada bana bir sürü yer gösterdi. - Mr Miyake showed me lots of places during my stay in Kurashiki.

Bir sürü insan vardı. - There were lots of people.

lots of
çok

Kafamda çok şeyler olduğu için dün gece iyi uyuyamadım. - I couldn't sleep well last night because there were lots of things on my mind.

Oyun çok sayıda insanı heyecanlandırdı. - The game excited lots of people.

lots of
dünya kadar
lots of
bir dolu
lots of
sürüsüne bereket
lots of
derya gibi
lots of
kıyamet gibi
lots of
bini bir paraya
lots of
birçok

Tom birçok insanın hoşlanmadığı adam türüdür. - Tom is the kind of guy lots of people just don't like.

Yurtdışı deneyimleriyle ilgili birçok kitap yazdı. - He has written lots of books about his experience abroad.

lotsa
Favorites