O, bir taksi aramak için dışarı çıktı.
- She went out to look for a taxi.
Tom yiyecek bir şey aramak için dışarı çıktı.
- Tom went out to look for something to eat.
Kitabı bulmaya çalışmak için birçok dükkana gittim.
- I went to many shops to look for the book.
Niçin Tom'u aramıyorsun?
- Why don't you look for Tom?
Tom, üniversiteden mezun olmadan üç ay önce bir iş aramaya başladı.
- Tom began to look for a job three months before he graduated from college.
Bazen iyi görünme ve rahat olma arasında seçim yapmak zorundasın.
- Sometimes you have to choose between looking good and being comfortable.
Aptal görünmekten korkuyordum.
- I was afraid of looking stupid.
Bir kişinin bir şeye bakış şekli onun durumuna bağlıdır.
- A person's way of looking at something depends on his situation.
Bir şeye bakış şeklin senin durumuna bağlıdır.
- Your way of looking at something depends on your situation.
O birçok geceyi yıldızlara bakarak geçirdi.
- Many nights did he spend, looking up at the stars.
Bir kişinin nasıl biri olduğunu onun arkadaşlarına bakarak söyleyebilirsin.
- You can tell what a person is like by looking at his friends.
Tom ortalama görünümlü.
- Tom is average looking.
O komik görünümlü bir araba.
- That's a funny looking car.
He spent his life looking for the truth.
... looking for work in this country. ...
... you're looking for. ...