English - Turkish
Definition of lockjaw in English Turkish dictionary
- tetanos
- kazıklı humma
- (Tıp) Klinikte Nicolailer basilinin yaptığı adalelerde kasılmalarla beliren toksik hastalık (... Temel belirtileri ateş, risus sardonicus ve opistotonus'dur)
- i., k.dili. tetanos, kazıklıhumma
- (Tıp) Fizyolojide birbiri peşi sıra gelen uyartıların adelede meydana getirdiği kasılma
- {i} kazıklıhumma
- tetanus
- tetanos
Eğer kuduz bir köpek tarafından ısırılırsanız, bir tetanos aşısına ihtiyacınız olacak.
-If you get bit by a rabid dog, you'll need a tetanus shot.
Tetanos aşısı olduğuma eminim.
-I'm pretty sure I had a tetanus shot.
- tetanus
- kazıklıhumma
- tetanus
- (Tıp) Tetanoz (Bakınız: Lockjaw)
- tetanus
- (Diş Hekimliği) Klostridyum tetani'nin toksinlerinin sebep olduğu, vücutta tonik kasılmalar, trismus ve son aşamada vücudun tetik vaziyetinde kasılıp kalması ile karakterize, prognozu genellikle fatal olan akut enfeksiyon hastalığı
- tetanus
- (isim) tetanos
- tetanus
- i., tıb. tetanos, kazıklıhumma
Related Terms
English - English
Definition of lockjaw in English English dictionary
- A spasmodic, nervous system disease brought on by the tetanus bacteria. It causes muscles to seize up and may cause death by suffocation
- an acute and serious infection of the central nervous system caused by bacterial infection of open wounds; spasms of the jaw and laryngeal muscles may occur during the late stages
- tetanus
- A contraction of the muscles of the jaw by which its motion is suspended; a variety of tetanus
- {i} form of tetanus in which the jaws lock together, trismus (Pathology)
- The lockjaw
- trismus
Related Terms
lockjaw
Hyphenation
lock·jawPronunciation
Resimler
History
Favorites