Biz müzik dinlemenin keyfini çıkardık.
- We enjoyed listening to the music.
Çocuklar masal dinlemeyi sever.
- The children love listening to stories.
Onlar radyo dinliyorlar.
- They are listening to the radio.
Hepiniz beni dinliyor musunuz?
- Are you all listening to me?
Müzik dinlediğim zaman sık sık çalışırım.
- I often study while listening to music.
Çocuklar masal dinlemeyi sever.
- The children love listening to fairy tales.
Zamanımı radyo dinleyerek geçirdim.
- I spent my time listening to the radio.
O radyo dinleyerek oturdu.
- He sat listening to the radio.
Linda müzik dinlemek için parka gitti.
- Linda went to the park to listen to the music.
Müzik dinlemek çok eğlenceli.
- It is a lot of fun to listen to music.
Çocuklar masal dinlemeyi sever.
- The children love listening to stories.
Klasik müzik dinlemeyi severim.
- I like to listen to classical music.
Dinle! Favori müziğimi çalıyorlar.
- Listen! They're playing my favorite music.
Sovyet Rusya'sında, radyo dinleyiciyi dinler!
- In Soviet Russia, radio listens to the listener!
Baylar bayanlar, görüşüme kulak vermenizi istiyorum.
- Ladies and gentlemen, I would like you to listen to my opinion.
O, öğretmene hiç kulak vermez.
- He never listens to the teacher.
Radyo dinlemek ister misin?
- Do you want to listen to the radio?
Radyo dinlemek hoşuma gidiyor.
- I like listening to the radio.
You can learn a lot from grandparents by listening.
He could hear better when he used his listening device.
Active listening involves all of the senses, not just hearing.
Our classical music professor recommended some Beethoven and Bach recordings as essential listening.
I like to listen to music.
... And that step three part of listening to your intuition is ...
... listening to AC/DC records. ...