Sınıftaki öğrenci sayısı on beşle sınırlı.
- The number of students in the class is limited to fifteen.
Sami ve Leyla'nın karşılaşmaları işyerleri ile sınırlıydı.
- Sami and Layla's encounters were limited to their workplace.
Biletlerin sayısı sınırlıydı.
- The number of tickets was limited.
Şehirlerde, hız saatte 50 km ile sınırlıdır.
- In towns, speed is limited to 50 km/h.
İnsanlığın ilerlemesi için sınır yoktur.
- There is no limit to human progress.
İnsan arzusunda hiçbir sınır yoktur.
- There is no limit to human desire.
Bu sınırlı ekspres Sendai'ye gider.
- This limited express is bound for Sendai.
Özgürlüklerimiz sınırlanıyor.
- Our freedoms are being limited.
Şu çocuklar sözlü becerilerini sınırladı.
- Those children have limited verbal skills.
... but the human skills decided limited to be like that joke about how can you tell ...
... but not limited to airplane crashes in Iran that are said to have been caused by old planes ...