O, her zamanki gibi geç kalmıştı. - He was late, as always.
O, her zamanki gibi geç kalmıştı.
He was late, as always.
Keiko bize her zamanki gibi hoş bir gülümseme gösterdi. - As always, Keiko showed us a pleasant smile.
Keiko bize her zamanki gibi hoş bir gülümseme gösterdi.
As always, Keiko showed us a pleasant smile.