Hobim ağırlık kaldırmak.
- My hobby is weight lifting.
Çok fazla ağırlık kaldırırken kolunu incitti.
- He hurt his arm lifting so much weight.
Hobim ağırlık kaldırmak.
- My hobby is weight lifting.
Bu kutuyu kaldırmayı başarabilir misin?
- Can you manage lifting this box?
Bu masa kaldırmak için çok ağırdı.
- This desk was too heavy to lift.
Onu kaldırmak için yeterince güçlüdür.
- He's strong enough to lift that.
Annem asansörden korkar.
- My mother is afraid of lifts.
Asansörün otomatik bir kapısı var.
- The lift has an automatic door.
Numarayı çevirmeden önce alıcıyı kaldırmayı unuttum.
- I forgot to lift the receiver before dialing the number.
Bir parmağını bile kaldırmazdı.
- He wouldn't even lift a finger.
Numarayı çevirmeden önce alıcıyı kaldırmayı unuttum.
- I forgot to lift the receiver before dialing the number.
Çok fazla ağırlık kaldırırken kolunu incitti.
- He hurt his arm lifting so much weight.
Hobim ağırlık kaldırmak.
- My hobby is weight lifting.
Yoshio kutuyu kaldırmama yardım etti.
- Yoshio helped me lift the box up.
Onlar buzdolabını kaldırmak için bana yardım ettiler.
- They gave me a hand to lift the fridge.
The lift came into the shop dressed like a country gentleman, but was careful not to have a cloak about him, so that the tradesman could see he had no opportunity to conceal any goods about his person.
... We're doing the heavy lifting of building Play for ...
... George Miller have a bill to fix that by lifting the minimum wage to ...