ABD'nin ilk başkanı 1790'ların son yılının , son ayının, son haftasının, son gününün, son saatinde öldü.
- The first president of the USA died on the last hour, of the last day, of the last week, of the last month, of the last year of the seventeen nineties.
Haziran ayının son haftasında, geçen hafta babanla tanıştım.
- I met your father last week, so in the last week of June.
Geçen hafta konserde altı kişi vardı.
- There were six people at the concert last week.
Tom geçen hafta işini bıraktı.
- Tom quit his job last week.
I saw grandfather last week.
- Ich sah meinen Großvater letzte Woche.
He went to America last week.
- Er ist letzte Woche nach Amerika gegangen.