lengthy in duration; extended; protracted

listen to the pronunciation of lengthy in duration; extended; protracted
English - Turkish

Definition of lengthy in duration; extended; protracted in English Turkish dictionary

prolonged
{s} uzatılmış

Bu büyük savaşın süresi uzatılmıştır. - This huge war has been prolonged.

prolonged
uzatılan
prolonged
uzun süredir devam eden
prolonged
uzun süreli

Kumanda panelinin uzun süreli kullanımdan kaçının. Göz yorgunluğunu önlemek için, oyunun her saati boyunca yaklaşık 15 dakikalık bir mola verin. - Avoid prolonged use of the console. To help prevent eye strain, take a break of about 15 minutes during every hour of play.

prolonged
{f} uzat

Bu büyük savaşın süresi uzatılmıştır. - This huge war has been prolonged.

prolonged
{s} uzatmalı
prolonged
{s} uzun

Uzun bir sessizlik izledi. - There followed a prolonged silence.

Kumanda panelinin uzun süreli kullanımdan kaçının. Göz yorgunluğunu önlemek için, oyunun her saati boyunca yaklaşık 15 dakikalık bir mola verin. - Avoid prolonged use of the console. To help prevent eye strain, take a break of about 15 minutes during every hour of play.

prolonged
uzamış
English - English
prolonged
lengthy in duration; extended; protracted
Favorites