lenf

listen to the pronunciation of lenf
Turkish - English
lymph

Swollen lymph nodes are usually found near the site of an infection, tumour, or inflammation. - Şişmiş lenf düğümleri genellikle enfeksiyon, tümör ya da iltihap barındıran bölgelerin civarında olur.

adenitis
lymph akkan
lenf sistemi
lymphatic system
lenf bezi
(Tıp) lymphatic
lenf bezi
(Tıp) ganglion
lenf bezi iltihabı
(Tıp) adenitis
lenf bezi iltihabı
(Tıp) lymphadenitis
lenf düğümü
(Hayvan Bilim, Zooloji) lymph node
lenf nodu rezeksiyonu
(Tıp) lymphadenectomy
lenf bezi
lymph node
lenf bezi
adenoid
lenf bezi
lymphatic gland
lenf bezi büyümesi
adenoids
lenf bezi drenajı
(Tıp) lymph node drainage
lenf bezleri
adenoids
lenf bezlerim şişti
My lymph nodes are swollen
lenf bezleriyle ilgili
adenoid
lenf boğumları
anat . lymph nodes
lenf boğumu
lymph node
lenf daman
(Tıp) lymph vessel
lenf damarları
lymph ducts
lenf damarları
(Tıp) lymphatic metastasis
lenf damarları iltihabı
(Tıp) thrombolymphangitis
lenf damarı
(Tıp) lymph vessel
lenf damarı
lymphatic vessel
lenf damarı
anat . lymphoduct
lenf damarı
lymphoduct
lenf dokusu
(Anatomi) lymphatic tissue
lenf düğümcüğü
(Hayvan Bilim, Zooloji) lymphatic nodule
lenf düğümleri
lymph nodes

Swollen lymph nodes are usually found near the site of an infection, tumour, or inflammation. - Şişmiş lenf düğümleri genellikle enfeksiyon, tümör ya da iltihap barındıran bölgelerin civarında olur.

lenf düğümü
lympathic nodule
lenf hastalıkları
(Tıp) lymphatic diseases
lenf hücresi
(Tıp) lymph cell
lenf içine uygulama
(Tıp) intralymphatic use
lenf kanalı
(Tıp) lymphatic duct
lenf kılcal damarı
(Hayvan Bilim, Zooloji) lymphatic capillary
lenf metastazı
(Tıp) lymphatic metastasis
lenf organı
(Hayvan Bilim, Zooloji) lymphatic organ
lenf sinüsü
(Hayvan Bilim, Zooloji) lymphatic sinus
lenf yangısı
path. adenitis
boyun lenf bezleri
(Tıp) jugulodigastric nodes
Lenf bezi
(Anatomi) lymph gland
koltuk altı lenf düğümleri
(Anatomi) axillary ganglions
lenf bezi
lymph
Turkish - Turkish
Lenf damarlarında dolaşan kanla, doku ögeleri arasında aracı görevi yapan, kan plazması ve lenfositten oluşan saydam, sarı renkte bir sıvı, ak kan, lenfa
(Osmanlı Dönemi) Eski tıbba göre; ahlât-ı erbaa'dan birisi. Bak: Hılt
(Osmanlı Dönemi) (Lenfâ) Tıb: İnce damarların içinde dolaşan beyaz kan. Kanın esasını teşkil eden sıvı
Akkan
Ak kan
Aynı adlı damarlarda dolaşan kanla, doku öğeleri arasında aracı görevi yapan,kan plazması ve lenfositten oluşan saydam, sarı renkte bir sıvı
Lenf damarlarında dolaşan kanla, doku ögeleri arasında aracı görevi yapan, kan plazması ve lenfositten oluşan saydam, sarı renkte bir sıvı, ak kan
Canlılarda dokularda yer alan, vücudun sıvı dengesinin korunmasını sağlayan, bakteri ve yabancı hücreleri dokulardan uzaklaştıran renksiz sıvı
lenfa
English - Turkish

Definition of lenf in English Turkish dictionary

lenf handed helix
(Biyokimya,Denizbilim) sol sarmal
lenf
Favorites