Japonya'da yaşamak pahalı.
- Es ist teuer, in Japan zu leben.
Ben, İzlanda'da yaşamak istiyorum.
- Ich möchte auf Island leben.
Yaşam olduğu sürece umut da olacaktır.
- Solange es Leben gibt, gibt es Hoffnung.
Mars'ta yaşam var mı?
- Gibt es Leben auf dem Mars?
Hayatımın neye benzediği hakkında bir fikrin var mı?
- Hast du eine Vorstellung davon, wie mein Leben aussieht?
Doktor hayatımı kurtardı.
- Der Arzt hat mein Leben gerettet.
Seveceksen ömürlük sev yalnızca bir günlük değil!
- Wenn du liebst, liebe ein Leben lang und nicht nur einen Tag!
Birçok ülkede en yüksek ceza ömür boyu hapistir.
- In vielen Ländern ist die lebenslange Freiheitsstrafe die Höchststrafe.
Seveceksen ömürlük sev yalnızca bir günlük değil!
- Wenn du liebst, liebe ein Leben lang und nicht nur einen Tag!
Varlıklı bir bayan olarak Leyla'nın yaşamı bir seraptı.
- Layla's life as a wealthy lady was a mirage.
Onun yüzsüzce meydan okuma hareketi neredeyse hayatına mal oluyordu.
- His brazen act of defiance almost cost him his life.
Tom nükleer enerjiye karşı hareket için hayatını adadı.
- Tom has devoted his life to the movement against nuclear energy.
Kendi yaşamını riske atarak çocuğu kurtardı.
- He saved the boy at the risk of his own life.
Dünyadaki tropikal yağmur ormanları, gezegende yaşamın ekolojik zincirine kritik bağlantılıdır.
- The world's tropical rainforests are critical links in the ecological chain of life on the planet.
Hayatımda en önemli kişi sizsiniz.
- You are the most important person in my life.
Kişinin yaşam tarzı, büyük ölçüde para ile belirlenir.
- One's lifestyle is largely determined by money.
Sağlık ve canlılık uzun hayat için gereklidir.
- Health and vitality are important for long life.
Bazı insanlar ölümden sonra ebedi hayata inanıyorlar.
- Some people believe in eternal life after death.
Bu Amerikan yaşam tarzıdır.
- This is the American way of life.
Yaşam tarzınıza dikkatle bir göz atın.
- Take a fresh look at your lifestyle.
Whether or not Imogen of the Internet will live out her life without causing national scandal depends entirely on Mark Zuckerberg's privacy policies.
- Ob Imogen aus dem Internet ihr Leben ausleben wird, ohne einen landesweiten Skandal auszulösen, hängt gänzlich von Mark Zuckerbergs Datenschutzrichtlinien ab.
My parents live outside the city.
- Meine Eltern leben außerhalb der Stadt.
... LEBEN IST NUR EIN TRAUM! ...